Datça Kızlan’daki köy evimizde bücür, cüce bir dut ağacımız var. Adı “Cücük”. Dut toplarken bana yaşattığı farkındalık eşsiz.
Minnacık köy evimizdeki minnacık bahçemizi tam bir Permakültür bahçesi olarak tasarladım ve 7 senedir cenneti yaşıyorum.
Cücük, her yeni gün, bal gibi tatlı kara dut veriyor.
Her gün dut topluyorum.
Tam 1 kase.
Doyumluk ve yeterli.
Her toplayışımda kendimle yüzleşiyorum. Bambaşka bir konuda farkındalık yaşıyorum.
İçimdeki cümleler şöyle:
- Dikkatli topla Yonca ezilmesin, çok narin
- Şuna bak içine girdikçe ne çok dut olmuş yine. Dışarıdan bakınca hiç görünmüyor
- Ah.. yere düştü! Olsun Yonca, 1-2 tane düşse ne olur. Kurda kuşa aşa. Bak karıncalar aşağıda bekleşiyor
- Yine de düşürmesem iyiydi. Ah bi de üstüne bastım ezildi! Özür dilerim
- Yahu elinde koca kase dut, senin gözün o yere düşen 1 tane de mi kaldı, aşk olsun
- Komşuma da götüreyim. Ama zaten azıcık. Herkese 3 tane düşer, ayıp. Maksat paylaşmak. Onlar benimle her şeyi ne kadar cömert paylaşıyor. Benim gözüme şu kase az ve ayıp geliyor
- Az diye bir şey yok. Ayıp nereden çıktı! Neden böyle şeyler düşünüyorsun sen Yonca?
- Bu günleri yaşamak en büyük hayalimdi. Yaşıyorum. Belki ondan. Henüz kendi nefsimi doyuramadım belki. Şu an nasip kısmet oldu. Şimdi de bi tanesini paylaşmak, düşürmek zoruma gidiyor. O 1 dutta gözüm kalıyor. Kıyamıyorum. Bunu düşündüğüm için çok utanıyorum
- Ne kadar narin dutlar. Olgunlaşana dokunduğum an elimde kalıyor. Çekiştirmek gerekenlerin zaten dalından bana gelesi yok
- Olan kararıp yumuşuyor, olmayan sert ve inatçı duruyor
- Olan asla direnmiyor. Olmamış direniyor. Ne anlamlısın Cücükcüm…
- İnsanın midesinin, gözünün, nefsinin doyması; seçmeyi ve istemeyi bekleyen bir yol. Ben de böyle böyle doyuyorum işte
- Her gün tam 1 kase dolusu dutun olması ne mücevher bir matematik. Tam karar. Ne eksik ne fazla. Ne bıktırıcı ne de ziyankar.
- Cücük dut değil hayat okulu mübarek!
Elimde bir kase dut. Yağmur başladı.
Eve girdim. Yağmuru izleyerek dut yiyorum.
Bülbülüm.
Yonca
“şakı”
Ankara Lycée Charles De Gaulle Lisesi ardından Boğaziçi Üniversitesi’nde İngiliz Dili ve Edebiyatı okudum.
7 yaşında gazoz kapağı toplamakla başlayan; orta, lise ve üniversite eğitimi sırasında devam eden farklı iş deneyimlerimi saymazsak, üniversite sonrası sırasıyla; TÜSİAD, Sarkuysan, Commercial Union Sigorta, Yaşar Dış Ticaret gibi şirketlerde farklı görevlerde çalıştım.
Leave a Reply